Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
DÜDÜKÇÜ Beş on yıl öncesine kadar şehirlerimizin tanıdık ve vazgeçilmez simalarından biri de “Düdükçü” idi. Çoğunlukla dört yol kavşaklarında durur, kafasına taktığı polis kasketine benzer bir başlıkla, bulabildiyse sırtına geçirdiği kendisine resmi adam şekli veren bir ceketle trafiğin idaresine soyunur; kimine yol verir, kimini durdurmaya çalışır; özünde ise kimseye zararı dokunmazdı. Bu adamların en vazgeçilmez aksesuarı ise muhakkak bir düdük olurdu. Elbette, düdüksüz trafik polisi olacak değil ya… Hem olsa kimin umurunda olur. Bu yüzden ya bir bekçi düdüğü, ya trafik polislerinin kullandığı türden bir düdük, yahut alelâde bir düdük bunların ağzından eksik olmaz; dur mu, geç mi ne olduğu anlaşılmayan el hareketlerine amansız düdük sesleri eklenir, böylece şehrin bu noktasına nizamat verilirdi. Onlardaki işini yapmış ve topluma değer katmış mühim adam duruşu ise bu canlı tiyatronun en görkemli anıdır. 15 Temmuz Darbe Girişiminden sonra bilhassa sosyal medyada yazan, sen ...
Başbakan Türkçe Konuşmalıdır! Türkiye zorlu bir geleceğe hazırlanıyor… Bitip tükenmek bilmeyen enerji kaynaklarını elleri altında tutmak isteyen güç birliği, bizim coğrafyamızı yeniden şekillendirmeye gayret ediyor. Bunun için her yolu kullanacağını, her taktiğe başvuracağını ve asla ahlâkî bir sınır tanımayacağını çoktandır öğrenmiş bulunmaktayız. Bu güçbirliği sadece etrafımızı değil, içimizi de usta bir terzi maharetiyle biçimlendirmeye, sevdikleri deyimle, dizayn etmeye çabalıyor. Burada da hiçbir ahlâkî sınır yok… Siyaset, para, medya, akademi… aklınıza ne gelirse bu gayriahlâkî tasarımın edevat çantasında bulunmakta ve kullanılmaktadır… Bunu da yıllardır görüyoruz... Etnisite veya inanç bahaneli bir iç çatışma… Aynı dürtülerle güdülenmiş bir bölgesel savaş… Olmazsa gözlerini karartıp bir dünya savaşı… Her ihtimal kapıda… Türkiye böyle bir geleceğe nasıl hazırlanmalı?… Kırılabilir görünen bütünlüğünü nasıl korumalı?.. Hatta daha güçlü bir savunma çeperi olu...